Seni her gördüğüm de birazdan öpecek dedim. Olmadı. Sarılırsın diye umutlandım. Olmadı.
Seni her gördüğüm de yeniden hatırlamak istiyorum. Sen ise kaybetmeye geliyorsun. Gidişlerin canımı yakmaya başladığı için yorgun düşüyorum. Hatırlamak,gecenin ağırlığını nefesime yüklüyor. Boğuluyorum,uyanamıyorum ve adından başka bir şey dilim de dönmüyor. Kaybetmenin resmini çiziyorum. Vazgeçemiyorum…
Sen suçsuz, bense sana gelirken kanlı kavgalardan çıkıp geldim. Senin için verdiğim savaşların izleriydi. Sanırım suçluyum. Benden kaçmana gerek yok. Çünkü başka bir kaçışı daha kaldıracak umutlarım yok.
Yanlış adreslere uğradığım oldu. Yılların kovaladığı ömrüm de gülüşüne uğradığım an,kalbimde sessiz melodiler çaldı. Aşk kelimesini ilk orada sözlüğüme eklemiştim. Bu sefer yanlış adres değil. Şimdi tam 12’den vurdum… Öyle değilmiş, sonradan anladım. Benim seni hatırlamak istemem,senin ise kaybetmek istemenin huzursuzluğun da ve bulutların kalbime yağmaya başladığında anlamıştım.
Sen ne yapsan ağlarım. Ağlarsın da sen,benim gibi sensizliğe düştüğünde. Boğulur ve ölürsün sarılmadan sevgisizliğe. Soğuk akşamların yalnızlığına alışmaya çalışırsın. Yatağın diğer tarafında sevdiğinin olmadığında anlarsın. Anlarsın birine herşeyim dedikten sonra yalnız kalmayı. Yatağın içinde boğulur ve ölürsün soğuk akşamların sessizliğinde.
Senden sonra Adımdan gayrısını bilmiyorum. Sanırım artık hatırlamayı bırakıyorum. Adı yoktu aramızda ki rengin. Kimyası,formülü ve acımızı rengi yoktu. Belki çürüyen romanların rengiydi. Ve geçmişi,geleceği olmayan renklerin karmaşasından çıkamıyoruz. Anlaşalım Kadın’ım. Artık Hatırlamak İstemiyorum.
Adımdan gayrısını bilmiyorum…
Rucedo
Yorumlar
Yorum Gönder